Bir 7dx demo party etkinliğide bitti.Cumartesi saat 15:00 dan sonra ordaydım.Yazılımcılar, grafikerler gerçekten hava soğuk olmasına rağmen katılım fazlaydı.Çok fazla kalamadım ama değerli dostlarımdan bir tanesi o gece ordaydı.Onunda görüşlerini alıcam.Demo gösterileri ve söyleşiler ile geçti.20:15 gibi ayrıldım.Tüm yazılımcıların görmesi gereken şeyler var.Commodore 64 ile yapılan yazılımlar, demolar vs.Yazılımcılar ile görüşmelerimde assembly den daha zor şeyler olduğunu gördük.
Amerikan uzay kurumu, merkezi Houston'da bulunan bir medya kuruluşuyla işbirliği yaparak, teknoloji meraklısı gençler için internet üzerinde rock müziği çalacak "Third Rock Radio" (Dünya:
Ayrıca Amerika'da halley kuyruklu yıldızının göründügü gün doğmus, sonra hayatı boyunca halley bir daha göründüğünde öleceğinden bahsetmis, ve hakikaten de 75 yıl sonra halley tekrar göründügü gün öldüğü söylenmektedir.
Başlıca yapıtları :
Jim Smiley ve Zıplayan Kurbağa ve Diğer Öyküler (1867)
Saflar Yabancı Ülkede (1869)
Tom Sawyer'ın Maceraları (1876)
Bir Cinayet, Bir Sır ve Bir Evlilik (1876)
Prens Ve Dilenci (1881)
Küçük Prens ve Sokak Çocuğu / Prens ve Dilenci / Çalınan Taç (1882)
Missipi’de Yaşam (1883)
Huckleberry Finn'in Maceraları (1884)
A Connecticut Yankee in King Arthur's Court (1889)
Ekvatorun İzinde (1897)
Adem'le Havva'nın Güncesi (1904)
Hayatı : Mark Twain
Fırlatma aracı Birleşik Fırlatma Anlaşması Delta II roketi olacak.Uzay aracı Ay’ın etrafında birbirini izleyen yörüngelerde dolanacak ve uydunun kütleçekim alanını ölçecek. GRAIL’ın birincil bilimsel hedefi Ay’ın kabuktan çekirdeğine kadar iç yapısının belirlenmesi ve uydunun ısısal evriminin anlaşılması olacak.
Sınav için: http://www.nasa.gov/externalflash/MissionPlanner/MissionPlanner.html
Score: http://missionplanner.ksc.nasa.gov/missionplayerboard.cfm
İnanılmaz ölçüde karışık ve özgün bir roman kahramanı Nicholai Hel. Yarı Rus, yarı alman asıllı koyu bir Amerikan düşmanı. Şangay'da doğmuş, bir Japon generali tarafından Go oyunu öğrenmiş. Bask dili dahil yedi dili ana dili gibi konuşuyor. Plastik kartla ya da kurşun kalemle bir insanı rahatlıkla öldürebilecek ustalıkları da edinmiş. Üstün düzeydeki yakın algılama yani DDA (Duyular Dışı Algılama) yeteneği yüzünden fotoğrafı bile çekilemeyen bu profesyonel terörist avcısı, terörist, korkusuz mağaracı, yenilmez savaşçı ve gerçek filozof, günün birinde emekli olarak yaşadığı şatosundan çıkıyor; amansız ve acımaz bir serüvene katılıyo...Sonra neler mi oluyor? Pek çok şey... Gizemli dünyaları sevenlerin satırların ardındaki gizemli derinliği fark edip büyülenmemesi pek mümkün değil...
Go oyunu ve adını taşıyan Şibumi Japon yaşam felsefesi, öğretmeni ile olan sohbetleri, çok sevdiği kiraz ağaçları ve bir yaşam sanatı olarak Şibumi'yi günlük yaşamında uygulamaya çalışması romana özgünlük katıyor. Şibumi'nin ne anlama geldiğini roman kahramanlarımız sayfa 84'te şöyle anlatıyor;
"...herhalde belirsiz bir anlamda, üstelik yanlış olarak kullanıyorum. Ya da bana öyle geliyor. Anlatılmayacak bir niteliği tarif etme çabası. Bildiğin gibi şibumi, sıradan, olağan görünümlerin altında yatan gizli üstünlükleri anlatır. Şöyle düşün; O kadar doğru bir söz ki, cesaretle söylenmesine gerek yok. O kadar dokunaklı bir olay ki, güzel olmasına gerek yok. O kadar gerçek ki, sahici olmasına gerek yok. Şibumi demek, bilgiden çok anlayış demek. İfade dolu bir sessizlik demek. Kendini kanıtlama gereği duymayan bir alçak gönüllülük demek. Sanatta Şibumi zarif bir basitliği ifade eder. Buna sabi denir. Felsefeyse kendini wabi olarak gösterir. Büyük bir ruhsal rahatlıktır ama pasiflik değildir. Bir insanın kişiliğindeyse...nasıl söylemeli... Hakimiyet peşinde olmayan otorite mi? Onun gibi bir şey..."
Nicholai'nin hayal dünyası bir anda Şibumi kavramıyla doluvermişti. Başka hiçbir ideal onu bu derece etkilememişti ömründe.
"İnsan Şibumi'yi nasıl elde eder, efendim?"
"İnsan Şibumi'yi elde etmez. Ancak onu...keşfeder. Bunu yapabilecek pek az sayıda üstün nitelikli insan vardır. Dostum Otake-san gibi."
"Yani insan Şibum'i düzeyine gelmek için çok şey mi öğrenmeli?"
"Daha çok, bilgilerden geçip basitliğe varmak gerek."
O andan başlayarak Nicholai'nin hayattaki en büyük amacı, Şibumi düzeyinde bir insan olmaktı. Son derece sakin bir kişilik. Bu alan ona açıktı. Kökenleri, eğitimi ve ruhsal yapısı nedeniyle diğer birçok meslek ve alan ona kapalı olduğu halde, bu açıktı. Şibumi'ye varmaya çalışırken hiç göze gözükmeden gelişecek, zorba kalabalığın dikkatini ve öfkesini çekmeyecekti.
Kişikava-san çalışma masasının altından küçük bir tahta kutu çıkardı. Kutu bir beze sarılıydı. Bunu Nicholai2nin eline verdi. "Bir veda armağanı. Küçük bir şey." Nicholai başını eğerek armağanı kabul etti, paketi avuçlarının içinde şefkatle tuttu. Şükranını yetersiz kelimelerle ifade etmeye kalkışmadı. Bu onun Şibumi yolunda ilk denemesiydi. Birlikte geçirdikleri bu son gecenin geç saatlerine kadar Şibumi'nin ne demek olduğu, ya da ne demek olabileceği konusunda konuştular ama aslında temelde birbirlerini anlamıyorlardı. Generale göre Şibumi bir teslim oluştu. Nicholai'nin gözünde ise bir tür kuvveti. Her ikisi de kendi kuşaklarının kölesiydiler.
Teslim oluşla güce sahip olmanın aynı anlama geldiğini anlayabilmek adı ne olursa olsun, bilgiden, tüm detaylardan sonra elde edilen bir varoluş biçimini gerektirir ki, sözcüklerle ifadesi asla mümkün değildir. Sessiz-sözsüz, iddiasız, teslim olmuş ama teslimiyeti gücü getiren bir hal bu. Anla anlayabilirsen, uygula uygulayabilirsen...
character, with a robust and asserted look is a visual and technical marvel. Its very sophisticated
conception requires a very technical know how. This piece presents a power reserve and a big date.The disk of the date is visible behind a marvelous sapphire dial which covers half of the Tourbillon.
An articulated strap in leather and perforated rubber with H insert in titanium which ends with a double secured fold over buckle, strengthens the avant gardiste and virile side of the brand spirit .
Model limited to 30 pieces.
Movement:
Manual winding up
Fly Tourbillon 1tr/minute with Titanium balance
Platinium decoration and shot-blasting bridge
Galvanic treatement on the platinium and bridges in ruthenium
Franck Muller Kısa Biyoğrafi:
AETERNITAS MEGA 4 The most complicated wrist watch ever made in the world
36 COMPLICATIONS
1483 COMPONENTS
99 JEWELS
> Discover all details
|
The Genesis From the outset, the primary aim of the AETERNITAS MEGA project was to produce an ‘extremely’ complex watch. The second stage of the project involved the quest for noble complications to enhance what was going to become a genuine technical feat, i.e. the most complex wristwatch in the world.
| ||
The Model The Research & Development department at Franck Muller Manufacturing focused on the volume and shape of the case, both essential aspects as regards the progress of the project. Then came the dial production, which proved to be quite a tricky operation, as space needed to be found to display almost all of the complications at the same time as retaining a high degree of legibility. When designing the various mechanisms, their graphical representation on the dial had to be taken into consideration to ensure perfect compatibility. | ||
The design of the mechanisms Numerous problems were encountered when designing the mechanisms. However, one of the main difficulties experienced involved fitting the large Tourbillon into the space normally reserved for the Great Alarm. The other major difficulty was fitting the Great Alarm and its four hammers into a Curvex shaped case. Finally, the entire development of the secular date was a task that needed the highest level of watchmaking expertise. | ||
The basic movement The basic movement has a Cintrée Curvex shape. It’s an automatic movement with a micro-rotor placed at 6 o’clock and visible through the open-back. It has a grand tourbillon (Ø14mm) with a balance wheel with adjustment screws in platinum and no index. It has a Breguet spiral and a Franck Muller conception escapement. The movement is equipped with a double barrel: the first barrel guarantees a power reserve of about 3 days; the second barrel provides energy for the Sonnerie. Each barrel has its own power reserve displayed on the dial.
| ||
Carillon Westminster The Grande Sonnerie (Grand-strike) strikes the hours and the quarters automatically. The distinctive feature is that it chimes the same notes as the clock tower of the Westminster cathedral. For instance, at 3.15, the owner of the watch will hear 3 low pitch sounds (din din din) followed by the first four notes of the Westminster chime « mi do re sol ». The Petite Sonnerie is programmed by a push-piece placed at 2 o’clock and it is displayed on the dial by a small hand. It only strikes the hours and the quarters (without repeating the hours at each quarter). For instance, at 3.15 the owner of the watch will only hear the first four notes of the Westminster chimes « mi do re sol ». | ||
The Minute Repeater is activated on request by pressing a push-piece placed at 10 o’clock. It strikes the hours, the number of quarters and the minutes. For instance, at 3.20 the owner of the watch will hear (din din din) followed by the first four notes of the Westminster chime « mi do re sol » and then 5 low and middle pitch sounds (mi do mi do mi). In order to prevent the user from any handling error, it is not possible to set the time during the chimes as well as chimes are not possible while the time setting is activated.
. | ||
Perpetual Secular Calendar A perpetual calendar indicates the day, the date, the month and the moon phases. It takes into account the length of each month and doesn’t require any manual intervention. This mechanism also takes into account the leap years, but it needs to be adjusted three times in a row every 100 years. According to the Gregorian calendar, every 400 years, the leap year is cancelled for three centuries in a row and is re-established on the fourth century. For instance, in 2100, 2200, 2300 and so on, the leap year is omitted whereas in 2400, and so on, it is re-established. | ||
The eternal calendar of the Franck Muller Watchland workshops is different from any traditional perpetual calendar in that it takes into account the rule governing the Gregorian calendar stating that all century years not divisible by 400 are common years and not leap years. The eternal calendar follows a cycle of 1’000 years (renewable to infinity) thanks to two additional sets of wheels:
| ||
The first set of wheels, comprising a wheel of 10 years, a wheel of 100 years and a wheel of 1’000 years, allows for the display of a cycle of 1’000 years. The second set of wheels was designed for the setting, through the use of cams, of the skipping of the leap years three times in a row every 100 years and its re-establishment the fourth time. On top of the usual indications – retrograde date at 12 o’clock, days, months, 24h day and night, normal leap year cycle – it also indicates the time equation. The equation of time is coupled with the calendar, which means that even when the watch is not wound for many years, at the moment of its correction, the equation of time follows the calendar. In addition to that, secular years are indicated through a red point placed at 2, which turns into green during the month of February of secular years. | ||
Time Zones On the lower side of the dial, two time zones with a 24 hour hand are placed on the left and on the right hand side of the tourbillon. It is possible to set the hour by pressing the push-pieces on the case. The push-piece on the lower right hand side sets the time zone placed on the right hand side of the tourbillon. As it was conceived for traveling eastwards, at each pressure the hand moves one hour ahead. The push-piece on the lower left hand side corresponds to the time zone placed on the left hand side of the tourbillon. As it was thought for traveling westwards, at each pressure the hand moves back one hour. Between the tourbillon and the center of the dial, the years from 0 to 999 are displayed in an aperture and the cycle can go on indefinitely. | ||
The astronomic moon On the dial, the moon phases are displayed with the utmost precision. The error is of only 6.8 seconds per lunar month which represents a deviation of only one day every 1000 years, whereas in a traditional system the error is of one day every four years. | ||
Masterpiece The Aeternitas Mega is the pinnacle of success in the art of watch-making in terms of complexity and complications. A grandiose work of art culminating in the design of the most complex wrist watch ever made in the world thanks to the multifaceted skills of our watch-makers and constructors. Each of the 1,483 components was designed to give the watch an elegant design in the pure traditions of the old “cadraturiers” of the Vallée de Joux, Switzerland. This watch inspires countless emotions as an exceptional time piece and simply unique in the eyes of lovers of the art of fine mechanics and luxury watch making. |
Collection
Revisiting a modern design using traditional codes is the credo that characterises the new Vintage range by Franck Muller.
Combining the classic, pure style of the earliest timepieces with modern case shapes, this range offers the nostalgic a chance to embrace a bygone era. Vintage reflects the spirit of the times while retaining a touch of classicism, and thus responds to a current trend in watchmaking.
The numerals on the dial recall the quills of our ancestors and give the watches a traditional, elegant look. The white enamel-style dial is a nod to the collections of yore. All those who love round and Curvex watches will be delighted with this collection.
Technical data
Watches in Movies
Uydu ile ilk temas Norveç’te, Kuzey Kutbu yakınlarında bulunan ve TÜBİTAK UZAY tarafından kiralanan yer istasyonundaki TÜBİTAK UZAY çalışanları tarafından Türkiye saati ile sabah 11:44.04’de sağlanmış, takiben Ankara’daki yer istasyonundan da 11:51.20’de ikinci temas sağlanarak, uydudan ilk telemetriler indirilmeye ve yazılımlar yüklenmeye başlanmıştır.
Fırlatma videosu için tıklayınız.
Rasat Sitesi;
http://rasat.uzay.tubitak.gov.tr/root/
RASAT, Türkiye'nin İlk Yerli Yapım Uydusu
AMAÇ
Güncel teknolojileri kullanarak uzay ortamına uygun sistemler geliştirmek ve uzayda başarıyla çalıştırarak bu sistemlere uçuş tarihçesi kazandırmak,
Türkiye’nin uzaktan algılama alanında ihtiyaçlarına azami ölçüde cevap vermek,
Türkiye’nin uzay teknolojileri için halihazırda kullanılabilecek yeteneklerini belirleyip azami ölçüde kullanmak,
Uydu teknolojileri konusunda yetişmiş insan gücünü arttırmak,
Geliştirdiği kritik modüllerle Türk uzay sanayisinin ihtiyaçlarını karşılamak,
TÜBİTAK UZAY’ın uzay amaçlı yeteneklerini Türkiye’ye ve Dünyaya kanıtlamaktır.
Kullanım Amaçaları; Haritacılık;
Afet İzleme;
Çevre;
TEKNİK ÖZELLİKLER
Türk Yer Gözlem Uyduları RASAT
Ağırlık 93 kg
Yörünge 700 km’de dairesel, güneşe eşzamanlı
Yönelim kontrolü 3 eksen kontrollü
Yörünge süresi 98.8 dakika
Ekvator geçişi yerel zamanı 10:30
Uzamsal çözünürlük Pankromatik: 7.5 m
Çok bantlı: 15 m
Tahmini ömür 3 yıl
Tayfsal çözünürlük (μm) 0.42 – 0.73 (Pankromatik)
1. Bant: 0.42 – 0.55 (Mavi)
2. Bant: 0.55 – 0.58 (Yeşil)
3. Bant: 0.58 – 0.73 (Kırmızı)
Radyometrik çözünürlük 8 bit
Zamansal çözünürlük 4 gün
Şerit genişliği 30 km
Faydalı yükler
Optik faydalı yük: Stereoskopik görme özelliğine sahip Pushbroom görüntüleyiciden oluşmaktadır.
BiLGE: Spacewire veriyolu kullanabilen uçuş bilgisayarı.
GEZGiN-2: JPEG2000 algoritmaları ile yüksek hızda çok bantlı görüntü sıkıştırma ve şifreleme yapabilen yeni nesil görüntü işleme kartı.
X-Bant Verici Modülü: 100 Mb/s iletim hattına ve 7W çıkışa sahip iletişim sistemi.
Fakat Kudret abi ve bisikletforumu üyeleri ve bu işe gönül vermiş olanlar ile tanışmak onları dinlemek sohbet etmek çok güzeldi.
Resimler ve diğer medyaları aşağıda paylaşmak istedim.
Dinler isen sana bir şey söyleyim
Gönüllüye gönül ver delikanlı
Gönülsüz olanın gitme peşinden
Sana olmadığını der delikanlı
Gönülsüz gövdeye elin uzatma
Aman sakın böyle bir hata yapma
Zorbalık eyleyip yanlışa sapma
Biraz kendine gel, dur delikanlı
Yare yar olmadın kendini tanı
O zaman bilirsin canı,cananı
Tanı gönlümde yatan aslanı
Ona saygıyınan var delikanlı
Sevda ateştende betermiş derler
Hasreti burnunda tütermiş derler
Her gönülde bir aslan yatarmış derler
Gönüldeki aslan yar delikanlı
Tepeden bakarak konuşma boşa
Dengesiz sevgiler gider mi boşa
Engin ol,aslanın gönlünü okşa
Eğer yaralıysa sar delikanlı
Garibim zorunan gönül alınmaz
Gönülsüz gönüle sahip olunmaz
Kıskançlık deliliktir, çare bulunmaz
Bunu bir bilene sor delikanlı
Klima satın alırken dikkat etmeniz gereken en önemli etken BTU değeridir. Peki nedir bu BTU değeri? Ne anlama gelmektedir? Soğutacağınız mekana göre BTU değeleri şu şekilde hesaplanır. İhtiyacınız olan doğru klimayı bulabilmek için aşağıdaki yazıyı okuyabilirsiniz.
BTU , İngilizce British Thermal Unit (İngiliz ısı birimi) sözcüklerinin kısaltılmasından oluşur.Bir libre suyun sıcaklığını bir Fahrenhayt değiştirmek için gereken ısı miktarıdır. Klimalarda Btu/h olarak yani klimanızın bir saatte ortamdan taşıdığı ısı miktarını belirtmek için kullanılır. Bu BTU değeri arttıkça klima maliyeti de artmaktadır. Daha büyük mekanlar için Btu/h değeri daha yüksek klimalar tercih edilmelidir. Soğutulacak mekanın büyüklüğünden ziyade daha bir çok etken bu Btu değerini etkilemektedir. İşte ihtiyacınız olan doğru klimayı alabilmeniz için Btu değerini nasıl hesaplayacağınıza ilişkin bilgiler;
Aşağıdaki tüm işlemleri Btu hesaplama uygulaması ile yapabilirsiniz. BTU hesaplama uygulamasını internette bulabilirsiniz.
Soğutma ihtiyacı (Btu/h) = Bölge Katsayısı x Soğutulacak alan (m2)
BÖLGE KATSAYILARI
Akdeniz 445
Doğu Anadolu 308
Ege 423
Güney Doğu Anadolu 462
İç Anadolu 346
Karadeniz 385
Marmara 395
1- KLİMAYI COĞRAFİ OLARAK TÜRKİYE’NİN HANGİ BÖLGESİNDE KULLANACAKSINIZ?
2- SOĞUTULACAK ALAN KAÇ M2’DİR?
3- KLİMANIN KULLANILACAĞI ORTAMDAKİ KİŞİ SAYISI (KİŞİ SAYISI 4’ÜN ÜZERİNDE İSE HER FAZLA KİŞİ İÇİN 600BTU/h’LIK BİR DEĞERİ SOĞUTMA İHTİYACINIZA EKLEYİN.
4- KLİMANIN KULLANILACAĞI ORTAMDA 500 WATT’IN ÜZERİNDE BİR AYDINLATMA VAR MI? VAR İSE 500 WATT’IN ÜZERİNDEKİ AYDINLATMA DEĞERİNİ 3.4 KATSAYISIYLA ÇARPIP SOĞUTMA İHTİYACINIZA EKLEYİNİZ.
A) YOK
B) VAR
varsa lütfen değerini belirtiniz.
Yukarıda verilen etkenlere karşılık bulacağınız sonuç klimayı kullanacağınız ortamın soğutma ihtiyacını verecektir.
NOT : Yukarıda belirtilen hesap yönetimi: 3m.tavan yüksekliği olan standart betonarme binalar için geçerlidir.
Ege Bölgesi için bir örnek vermek istersek:
Soğutulacak alan 35 m2, klimanın bulunduğu ortamda 5 kişi, 500 watt ekstra aydınlatma olduğunu varsayarsak hesaplama aşağıdaki gibi olacaktır.
Ege Bölgesi Katsayısı (423) x Soğutulacak alan 35 m2 = 14.805
1 kişi x 600 Btu/h : 600
Örneğin oda aydınlatmanız 800 watt ise ekstra aydınlatma 300 watt’dır.(800-500)
Ekstra aydınlatma 300 watt x 3.4 : 1.020
Soğutma ihtiyacı : 14.805 + 600 + 1.020 = 16.425 Btu/h olacaktır.
Çıkan Soğutma Değeri :
<9000 ise 9000 BTU
9000-12000 12000 BTU
12001-17100 17000 BTU
17101-20500 22000 BTU
Değer 20.500’ün üzerinde çıktığında klimanın salon, gömme, tavan veya asılı tavan modellerinden hangisi ihtiyacınıza ve iç dekorasyonunuza uygunsa o modeli tercih edebilirsiniz.
Yapılan değişikliklerin ardından son şeklini alan Milli Modern Piyade Tüfeğinin özellikleri şöyle:
AĞIRLIK: 4,3 kg
ETKİLİ MENZİL: 600 metre
BOY: 92 cm
NAMLU ÖMRÜ: 10 bin atım
MERMİ NAMLU ÇIKIŞ HIZI: 800 m/sn
ŞARJÖR KAPASİTE: 20 fişek
ATIŞ SÜRATİ: 650 atım/dakika
plus.google.com adresinden erişilebilen yeni Google hizmeti, an itibariyle sınırlı sayıda kullanıcıya hitap ediyor. Yoğunluktan dolayı ise şu an davetiye sistemi kapatılmış durumda. Yine de aynı sayfadan kayıt için adınızı listeye ekleyebilirsiniz.