ANKARA
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, dünyaca tanınmış Türk bilim
adamı Oktay Sinanoğlu'nun vefat haberini ,sosyal paylaşım sitesi
Twitter'daki hesabından duyurdu.
Çavuşoğlu, "Prof. Oktay
Sinanoğlu'na Allah'tan rahmet diliyorum. Cenazesinin ülkemize nakli için
Miami Başkonsolosluğumuz gereken işlemleri takip ediyor" açıklamasını
yaptı.
"Türkiye'nin Einstein'ı" olarak adlandırılan Prof. Dr.
Oktay Sinanoğlu, ABD'nin Miami kentinde kaldırıldığı hastanede yoğun
bakıma alınmıştı.
Oktay Sinanoğlu için
oluşturulan Facebook sayfasından yapılan duyuruda da "Sayın hocamız,
değerli bilim adamı, ülkemizin gururu, onuru, Türkçe savaşçısı, ülkesine
ve milletine aşık Oktay Sinanoğlu gece saat 03.00 sıralarında vefat
etmiştir. Hocamıza Allah'tan rahmet, başta eşi Dilek Sinanoğlu olmak
üzere tüm sevenlerine baş sağlığı dileriz" ifadesi yer aldı.
28 yaşında en genç "tam profesör" unvanını aldı
"Türk Einstein" olarak tanınan Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu, 50 yıldır
çözülemeyen bir matematik kuramını bilim dünyasına kazandırarak, 28
yaşında en genç "tam profesör" unvanını aldı.
Babası Nüzhet
Haşim Sinanoğlu'nun diplomatik görevi nedeniyle İtalya'nın liman kenti
Bari'de dünyaya gelen Sinanoğlu, II. Dünya Savaşı'nın başlaması
nedeniyle 1939 yılında, ailesiyle bu ülkeden Türkiye'ye döndü.
TED Koleji olarak ismi değiştirilen dönemin Ankara Yenişehir Lisesinde
burslu öğrenci olarak okuyan Sinanoğlu, okulu 1953 yılında birincilikle
bitirdi. Sinanoğlu, Kimya Mühendisliği okumak üzere Berkeley'deki
ABD Kaliforniya Üniversitesi'ne gitti. Sinanoğlu, üniversite eğitimini
de 1956 yılında birincilikle tamamladı.
1957'de Massachusetts
Teknoloji Enstitüsünü sekiz ayda bitirerek yüksek kimya mühendisi olan
Sinanoğlu, "Alfred Sloan" ödülü aldı. 1959 yılında ise Kaliforniya
Üniversitesi'nde kuramsal kimya doktorasını tamamlayan Sinanoğlu,
1960'ta Yale Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak göreve başladı.
Sinanoğlu, "Einstein" olarak nitelenmesine neden olan beş teorisinden
ilki atom ve moleküllerin çok-elektronlu kuramı ile 1960-1961 yıllarında
"doçent" oldu. Sinanoğlu, bilim dünyasına 50 yıldır çözülemeyen bir
matematik kuramını kazandırarak, 28 yaşında 20. yüzyılda Yale
Üniversitesi'nde bu sanı kazanan en genç öğretim üyesi oldu ve "tam
profesör" unvanını aldı.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ)
mütevelli heyeti 1962 yılında aldığı bir kararla sadece Oktay
Sinanoğlu'na mahsus olmak üzere "Danışman Profesör" unvanını verdi.
1973 yılında Almanya'nın en yüksek "Aleksander von Humboldt Bilim
Ödülü"nü ilk kazanan kişi olan Sinanoğlu,1975'de Japonya'nın
"Uluslararası Seçkin Bilimci Ödülü"nü kazandı.
1975 yılında özel kanunla Oktay Sinanoğlu'na ilk ve tek Türkiye Cumhuriyeti Profesörü unvanı verildi.
1976'da Japonya'ya Türkiye Cumhuriyeti Özel Elçisi olarak gönderilen
Sinanoğlu, Türk-Japon kültür, bilim ve eğitim ilişkilerinin temellerini
attı.
Amerikan Bilim ve Sanat Akademisinin ilk ve tek Türk
üyesi olan Sinanoğlu, Meksika hükümeti tarafından Yüksek Bilim Ödülü
"Elena Moshinsky" ile ödüllendirildi.
Dünyada yeni kurulmaya
başlanan moleküler biyoloji dalının ilk profesörlerinden biri olan
Sinanoğlu, DNA sarmalının çözelti içinde o biçimde nasıl durduğuna
açıklama getirdi.
1980'li yıllarda çalışmalarını kimya
biliminin basit bir şekilde öğretilmesine yönelik bir kuramsal çerçeve
üzerinde yoğunlaştıran Sinanoğlu'nun, 1988'de yayımlanan çalışmaları
akademik dünyada ilgi görmedi.
1993'te Yale Üniversitesi'ndeki
profesörlük görevlerinden erken sayılabilecek bir yaşta emekliye ayrılan
Sinanoğlu, aynı yıl Türkiye'ye dönerek Yıldız Teknik
Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü'nde profesörlüğe atandı
ve 2002 yılında bu görevden de emekliye ayrıldı.
Sinanoğlu,
İngiliz fizikçi ve matematikçi Paul Adrien Maurice Dirac'ın üzerinde
uğraştığı ancak çözümleyemediği bir problemi, "Kuantum mekaniği"nde,
Hilbert uzayının topolojisi ve içerdiği yüksek simetrileri çözdü ve
böylece kimya bilimini bu topolojik inceleme ile sağlam bir temele
oturttu.
Dünyada moleküler biyoloji dalının ilk profesörlerinden
biri olan ve "Türk Einstein"ı olarak anılan Sinanoğlu, "Atom ve
moleküllerin çok elektronlu kuramı(1961)", "Çözgeniter kuramı(1964)",
"Kimyasal tepkime mekanizmaları kuramı(1974)", "Mikrotermodinamik(1981)"
ve "Değerlik kabuğu etkileşim kuramı(1983)" ile bilim dünyasına adını
yazdırdı.
"Bilim dünyasında çığır açmıştı"
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Sinanoğlu'nun vefatı dolayısıyla yayımladığı
mesajda, bilim dünyasına yaptığı hizmetlerle adından sıkça söz ettiren
Oktay Sinanoğlu'nun vefatından büyük üzüntü duyduğunu ifade etti.
Sinanoğlu'nun, genç yaşta aldığı profesör unvanı ile Türk Einstein'ı olarak bilindiğini belirten Çiçek, şunları kaydetti:
"Merhum Sinanoğlu, çözdüğü bilimsel problemler ve kuramları ile bilim
dünyasında çığır açmış çok değerli bir bilgindi. Türkçemizin
yaşatılması, bilim dili olarak kullanılması ve milli kimliğimizin
korunması konusunda da hassasiyetlerini toplumla paylaşan merhum
Sinanoğlu’na Allah’tan rahmet, yakınları ve böylesine değerli bir bilim
insanını kaybetmekten dolayı Türk milletine başsağlığı diliyorum."
Kaynak :
AA